Haberler

Dha yurt bülteni- 8

2300 rakımlı Yukarı Kavrun Yaylası, bembeyaz olduRize'nin yüksek kesimlerinde etkili olan kar yağışıyla Çamlıhemşin ilçesinin 2 bin 300 rakımlı Yukarı Kavrun Yaylası, beyaz örtüyle kaplandı.

2300 rakımlı Yukarı Kavrun Yaylası, bembeyaz oldu

Rize'nin yüksek kesimlerinde etkili olan kar yağışıyla Çamlıhemşin ilçesinin 2 bin 300 rakımlı Yukarı Kavrun Yaylası, beyaz örtüyle kaplandı. Kamp için yaylada bulunan doğa tutkunları da manzarayı fotoğrafladı.
Karadeniz Bölgesi'nde hava sıcaklığı, eylül ayında, mevsim normallerinin altına düştü. Rize'nin Çamlıhemşin ilçesinin 2 bin 300 rakımlı Yukarı Kavrun Yaylası, gece saatlerinde yağan karla bembeyaz oldu. Hayvanlarıyla köye göç hazırlığındaki yöre sakinlerinin yanı sıra kamp için yaylada çadır kuran doğa tutkunları, manzaranın keyfini çıkardı. Beyaz örtüyle kaplanan yayladakiler, cep telefonlarının kameralarıyla fotoğraf ve video çekti. Kar kalınlığı, yer yer 3 santimetreyi aşarken, yaylacılar da köye göç için hazırlıklarını tamamladı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Karlı yayla görüntüleri

HABER KAMERA:  Yalçın ŞAHİN/ÇAMLIHEMŞİN (Rize),

=============================

HDP önündeki eylemde 20'nci gün

Diyarbakır'da, terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını belirttikleri çocuklarının bulunmasını isteyen 44 aile, HDP il binası önündeki oturma eylemini 20'nci günde de sürdürdü. Artık dayanamadıklarını söyleyip, parti binasına girmek isteyen aileler ile HDP'liler arasında tartışma çıktı. Polisin araya girip, aileleri uzaklaştırmasıyla gerginlik, sona erdi.

Hacire Akar, 21 Ağustos'ta kaybolan oğlu Mehmet'in (21) HDP'liler tarafından dağa kaçırıldığını iddia edip, 1 gün sonra, partinin Diyarbakır binası önünde oturma eylemi başlattı. Eylemin 3'üncü gününde ortaya çıkan Mehmet Akar, mahkemece ev hapsiyle cezalandırıldı. Oğluna kavuşup, eylemine son veren Hacire Akar, çocukları kayıp annelere çağrıda bulundu. Akar'ın çağrısıyla harekete geçen çocukları kayıp aileler, 3 Eylül'den itibaren HDP önünde oturma eylemine başladı. Bugün HDP il binası önündeki oturma eyleminde, 44 aile ile 20'nci güne girildi.

'ÇOCUKLARIMIZ GETİRİLENE KADAR SUSMAYACAĞIZ'
Eylemini sürdüren ve çocuklarını isteyen aileler, artık dayanamadıklarını belirterek, parti binasına girmeye çalıştı. Bu sırada aileler ile HDP'liler arasında tartışma çıktı. Polisin araya girip, aileleri uzaklaştırmasıyla gerginlik, sona erdi. Vatani görevi için usta birliğine giderken, 2 Ekim 2015'te, Tunceli'nin Pülümür ilçesinde, teröristlerce kaçırılan oğlu Müslüm (24) için 5 Eylül'de oturma eylemine katılan Songül Altındaş, "Çocuklarımızı bize getirsinler. Biz cevap istemiyoruz, başka bir şey de istemiyoruz. Çocuklarımız getirilene kadar biz susmayacağız. Biz işimizi, gücümüzü, evimizi bırakmışız; çocuklarımızı almaya gelmişiz" diye konuştu.

'YÜREĞİMİZ YANIYOR'
İstanbul Esenyurt'ta, 2014'te tekstil fabrikasında çalışırken, kaybolan ve terör örgütü PKK'nın kaçırdığını iddia ettiği kızı Yasemin (21) için 19 Eylül'de oturma eylemine başlayan Yıldız Ballı ise "Bu annelerin, bu zulme 'Dur' demelerinin zamanı geldi de geçiyor bile. Yeter artık, yüreğimiz yanıyor" dedi.

OTURMA EYLEMİNDEKİ AİLELER
1- Diyarbakır'ın Eğil ilçesinde oturan Fevziye- Şahap Çetinkaya çifti, 30 Ağustos'tan beri haber alamadıkları, PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını iddia ettikleri oğulları Süleyman (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemine başladı.

2- Diyarbakırlı Remziye Akkoyun, 4 yıldır kayıp olan oğlu Azad'ın (14) PKK'lı teröristler tarafından kaçırıldığını ileri sürerek, 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı.

3- Diyarbakır'da oturan Rauf- Ayşegül Biçer çifti, 10 aydır kayıp olan tek oğulları Mustafa (18) için 3 Eylül Salı günü oturma eylemi başlattı. Kanser hastası Ayşegül Biçer, oğlunun HDP aracılığıyla PKK'lı teröristlere götürüldüğünü iddia ediyor.

4- Mardinli olan ve Diyarbakır'da oturan inşaat işçisi Celil Begdaş ile eşi Hediye Begdaş, ramazan ayının ilk günü olan 5 Mayıs'ta ortadan kaybolan oğulları Yusuf'un (16) HDP'liler aracılığıyla düğün aracı olarak süslenen minibüsle dağa kaçırıldığını iddia ederek, 4 Eylül akşamı oturma eylemine katıldı.

5- Gaziantep'te oturan Şevket-Songül Altındaş çifti, vatani görevi için usta birliğine giderken 2 Ekim 2015'te Tunceli'nin Pülümür ilçesinde teröristlerce kaçırılan oğulları Müslüm (24) için 5 Eylül günü oturma eylemi başlattı.

6- Mersin'in Anamur ilçesinde yaşayan Rahime Uymaz, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 28 Temmuz 2015'te eşi ve kızının yanında aracından indirilerek, kaçırılan yeğeni polis memuru Sedat Yabalak (34) için oturma eylemine katıldı. Polis Sedat Yabalak'ın hasta annesi Ünzile Yabalak ise 8 Eylül akşamı Diyarbakır'a gelip nöbete başladı. Solunum hastası Ünzile Yabalak'a, PKK'lı teröristler tarafından 23 Eylül 1995'te şehit edilen Astsubay Murat Namdar'ın eşi Yıldız Namdar refakat ediyor.

7- Mardin'in Derik ilçesinden gelen Emine-Şeyhmus Kaya çifti, İstanbul'da polis memuruyken, Muş'ta kardeşinin düğün konvoyuyla memleketine dönerken, Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen teröristler tarafından kaçırılan oğulları Vedat Kaya (28) için 5 Eylül'de oturma eylemine başladı.

8- Malatyalı Sadiye Özbey, 17 Eylül 2015'te Rize'den kendisini ziyarete gelirken Tunceli'nin Pülümür ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristler tarafından aracı yakılıp kaçırılan oğlu Astsubay Semih için 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

9- Bursa'da yaşarken eşini 17 Ağustos depreminde kaybedince Diyarbakır'a taşınan Meryem Savur, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Fırat (22) için 5 Eylül günü oturma eylemine başladı.

10- Diyarbakırlı Sabiha Balta, 5 yıl önce kaybolan oğlu Arafat'ın (25) PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını iddia ederek 5 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

11- Diyarbakır'ın Dokuzçeltik köyünde oturan Aysel Koyun, 5 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını ileri sürdüğü oğlu Neşat (22) için 6 Eylül günü oturma eylemine başladı.

12- Diyarbakırlı Güzide Demir, 4 yıl önce PKK'lı teröristlerce dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Aziz (20) için 7 Eylül günü oturma eylemi başlattı.

13- Ağrı'nın Eleşkirt ilçesinde 4 yıl önce çobanlık yaparken PKK'lı teröristlerce kaçırıldığı belirtilen Vahit Çur'un (19) anne ve babası Bedirhan- Necla Çur çifti de 7 Eylül günü eylem başlattı.

14- Diyarbakırlı Hüsniye Kaya, 5 yıldır haber alamadığı ve sonrasında arkadaşlarından Suriye'de olduğunu öğrendiği kızı Mekiye'yi (19) bulmak için 8 Eylül günü oturma eylemine başladı.

15- Ayten- Şadin Elhaman çifti, 2 yıl önce kaybolan oğulları Bayram (21) için 8 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

16- İstanbul'da 5 yıl önce HDP Kağıthane ilçe binasına gittikten sonra dağa kaçırıldığını ileri sürülen Yakup Edizer'in (19) anne ve babası yaşayan Salim ve Saliha Edizer çifti de 9 Eylül günü eylemdeki yerini aldı.

17- Diyarbakırlı Süleyman Aydın, 4 yıl önce terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Özkan (19) için 9 Eylül günü oturma eylemine katıldı.

18- Diyarbakırlı Mevlüde Üçdağ, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Ramazan (22) için 9 Eylül günü Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı Zehra Zümrüt Selçuk'un ziyareti sırasında HDP önüne gelip eyleme katıldı.

19- Mardinli ancak Diyarbakır'da oturan Salih- Mülkiye Aylu çifti, 22 Mart 2019'da kaybolan ve HDP kongresine katılan M.I. tarafından Irak'ın Metine bölgesindeki PKK'lı teröristlerin yanına kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Mehmet (20) için 10 Eylül sabahı oturma eylemine başladı.

20- Aslen Siirtli olan ancak Ordu'da yaşayan Latife Ödümlü, Dicle Üniversitesi Kimya Bölümü 3'üncü sınıf öğrencisi oğlu Özgür'ün (22), 10 ay önce PKK'lı teröristler tarafından Kuzey Irak'a kaçırıldığını iddia ederek 10 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

21- Diyarbakırlı Mehmet Karaman, 1999'da kandırılarak dağa götürüldüğünü ileri sürdüğü oğlu Ercan (40) için 11 Eylül'de oturma eylemine başladı.

22- Diyarbakırlı Fatma Akkuş, 28 Ağustos 2019'da kaybolan ve internette terörist kıyafeti giyerken videosunu gördüğü kızı Songül için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

23- Erzurum'dan gelen Macide Uslu ile Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesinden gelen Halime Şehitoğlu, 2015'te Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğenleri Sedat Sorgun (28) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı. Annesi vefat eden Sorgun'un, Van'da vatani görevini yaparken, izinli olarak Şanlıurfa'nın Viranşehir ilçesindeki teyzesi Şehitoğlu'nu ziyaret edip, akrabalarını ziyaret etmek için de memleketi Erzurum'a giderken Lice'de yol kesen PKK'lılarca kaçırıldığı belirtildi.

24- Diyarbakırlı Nihan Çiçek, 2015'te eşinin akrabaları tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği nişanlı kızı Hatun (23) için 11 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

25- Diyarbakırlı Ömer Tokay, 2011'de Şırnak'a pikniğe gidip dönmeyen ve 2014'te terör örgütüne yakın bir televizyonda gördüğü oğlu Mehmet (22) için 12 Eylül'de oturma eylemine başladı.

26- İstanbul'da yaşayan Şevket-Fatma Bingöl çifti, 2014'te Arnavutköy'de 'Bana iş buldular, işe gidiyorum' diyerek evden çıkıp dönmeyen oğulları Tuncay (19) için 13 Eylül'de oturma eylemine başladı.

27- Diyarbakır'ın Hani ilçesinde fırında çalışan oğlu Fatih Demir'in (24), 2015 yılında terör örgütünce dağa kaçırıldığını iddia eden anne Sevdet Demir (55), 13 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

28- Bitlis'te eşinden boşanan Saliha Mert (42), 2015 yılında dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Yetiş Top (23) için 13 Eylül günü Diyarbakır'a gelip oturma eylemine katıldı.

29- Bitlis'te yaşayan Ubeydullah Yolaçan, 5 yıldır haber alamadığı oğlu Çetin (31) için 14 Eylül'de Diyarbakır'a geldi. Baba Yolaçan, gelini Gülcemal, torunları Ecrin ve Abdulsamet ile birlikte oturma eylemine katıldı.

30- Bitlis'in Mutki ilçesinden Diyarbakır'a gelen Hurinaz Omay (83), 24 yıldır dağa kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Rıfat (43) için 14 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

31- Bitlis'ten Diyarbakır'a gelen Fadıl Kılıç, Ahlat Üniversitesi öğrencisiyken 3 yıl önce dağa kaçırıldığını öne sürdüğü oğlu Faruk için (25) 14 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

32- Elazığ'dan Diyarbakır'a gelen Muhittin Avunan, usta birliğine giderken yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırılan yeğeni Bingöllü Emrah Avunan (24) için 13 Eylül'de oturma eylemine katıldı.

33- Erzurum'un Horasan ilçesinden gelen Mehmet Emin Coşkun (49), Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde 2'nci sınıf öğrencisiyken 29 Aralık 2014'te terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği 3 çocuğunun büyüğü olan İbrahim (24) için 15 Eylül'de oturma eylemine başladı.

34- Bursa'dan gelen Türkan Mutlu, 7 yıl önce Balıkesir'de üniversiteyi kazanıp kayıt yaptırmayan ve kandırılarak dağa götürüldüğünü iddia ettiği kızı Ceylan Şeyma Tekin (24) için 16 Eylül akşamı oturma eylemine başladı.

35- Diyarbakırlı Vahide Sunar, 5 yıl önce Dicle ilçesine gidip PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını düşündüğü oğlu Ahmet (22) için 16 Eylül'de oturma eylemine başladı.

36- Ağrılı Salih Gökçe, 5 yıl önce İstanbul'da çalışırken ve askere gitmek üzereyken terör örgütü PKK tarafından kaçırılıp Suriye'ye götürüldüğünü iddia ettiği oğlu Ömer (24) için 17 Eylül'de oturma eylemine başladı.

37- Batmanlı Cabir Taş, 4 yıl önce tekstilde çalışırken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği o dönem 14 yaşında olan kızı Ece için 17 Eylül'de oturma eylemine başladı.

38- Diyarbakırlı Üzeyir Nergiz, 5 yıl önce Kars Kafkas Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde okurken, 2014'te terör örgütü PKK tarafından dağa kaçırıldığını iddia ettiği kayınbiraderi Osman Etik (29) için 17 Eylül'de oturma eylemine başladı.

39- Muşlu İkram Göktürk, 5 yıl önce Muş'ta lise öğrencisiyken terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Musa (21) için 18 Eylül'de oturma eylemine başladı.

40- Muşlu Selma Kan, 4 yıl önce Muş'ta terör örgütü PKK'ya katıldığını iddia ettiği oğlu Onur (28) için 18 Eylül'de oturma eylemine başladı.

41- Siirtli Şirin Sungur, 2015'te Bingöl'de vatani görevini yaparken memleketi Siirt'e bayram iznine döndüğü sırada Diyarbakır'ın Lice ilçesinde yol kesen PKK'lı teröristlerce kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Süleyman (24) için 18 Eylül'de oturma eylemine başladı.

42- Muşlu Halit Altun, 2015'te Malatya'da üniversite öğrencisiyken kaybolan ve terör örgütü PKK'nın elinde olduğunu iddia ettiği oğlu Muhsin (27) için 19 Eylül'de oturma eylemine başladı.

43- Konya'dan gelen Yıldız Ballı, 2014'te İstanbul Esenyurt'ta tekstil fabrikasında çalışırken kaybolan ve terör örgütü PKK'nın kaçırdığını iddia ettiği kızı Yasemin (21) için 19 Eylül'de oturma eylemine başladı.

44- İstanbul'dan Diyarbakır'a gelen Fahrettin Akkuş, 2015'te Sultangazi ilçesinde 19 yaşındayken, kaçırıldığını iddia ettiği oğlu Erkan (24) için 20 Eylül'de oturma eylemine başladı.

Görüntü Dökümü
---------
HDP önü ailelerin eylemi

Gerginlik

Songül Altıntaş'ın konuşması

Yıldız Ballı'nın konuşması

Genel ve detay görüntüler

Haber-Kamera: Mücahit YOLCU, Mehmet Mucahit CEYLAN, Nurettin FİDANCAN/DİYARBAKIR,

============================
Bayburt Kalesi'nde gün yüzüne çıkarılan müzede sergilenecek

Türkiye'nin en büyük 3'üncü kalesi olan ve 150 bin metrekarelik alanda, 3 kilometre uzunluğa sahip surların yer aldığı Bayburt Kalesi'nde, 2 yıl önce başlatılan restorasyon ve arkeolojik kazı çalışmaları sürüyor. AK Parti Bayburt Milletvekili Fetani Battal, proje kapsamında yürütülen kazılarda gün yüzüne çıkarılan tarihi kalıntıların, kale girişinde yapılması planlanan müzede sergileneceği belirtti.

Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca hazırlanan proje kapsamında; Karadeniz ile Doğu Anadolu bölgeleri arasında, tarihi İpek Yolu güzergahında önemli bir kavşak noktasında yer alan Bayburtta, birçok medeniyete ev sahipliği yaptığı bilinen Bayburt Kalesi'nde, 2017 yılında restorasyon ve arkeolojik kazı çalışması başlatıldı. Türkiye'nin en büyük 3'üncü kalesi olma özelliği taşıyan kalede, 2 yıldır süren çalışmalarda; 1'inci Justinianus dönemine tarihlenen 2 sarnıç yapı ile 11'inci yüzyıla tarihlenen kilisenin plan özelliklerinin yanı sıra Roma ve Osmanlı dönemine ait çok sayıda keramik eser, ok ucu ve pipo bulundu. Sarnıçlar ve kilise ile 1 konut gün yüzüne çıkarıldı. Kale ve çevresinde, han, hamam, cami ve bedesten gibi eserlerin çıkarılması için sürdürülen çalışmalarda bölgeden, 19 envanterlik, 44 etütlük eser ve 100 buluntuya ulaşıldı.

DEPODA MUHAFAZA EDİLİYOR
Evliya Çelebi'nin seyahatnamesinde, 300'e yakın hane olduğundan bahsedilen kale içerisinden titizlikle ortaya çıkarılan eserler, yine aynı hassasiyetle müze bünyesindeki arkeologlar tarafından temizliği ve restorasyonu yapılarak depoda muhafaza ediliyor. Kent sakinleri ve ziyaretçiler ise, restorasyon ve arkeolojik kazıların tamamlanmasını heyecanla bekliyor. Oluşturulacak müzede, tarihi bulguların sergilenmesinin, kentin yanı sıra, bölge turizmine de ciddi katkı sağlaması hedefleniyor.

MÜZEDE SERGİLENECEK
Kazı çalışmalarına ilişkin konuşan AK Parti Bayburt Milletvekili Fetani Battal, çıkarılan eserlerin değerlendirilip, sınıflandırılma işleminin ardından, proje kapsamında kale önünde yapılması planlanan müzede sergileneceğini söyledi. 150 bin metrekare alan üzerinde kurulu, çevresinde 3 kilometre uzunluğa sahip surların yer aldığı kaleden çıkarılan eserlerin tarihe ışık tutacağını belirten Battal, "Tarihi kayıtlara baktığımızda Bayburt Kalesi'nin inşası milattan önce Urartular zamanına gidiyor. Süren çalışmasının sonuna doğru yaklaşmış bulunuyoruz. İçinde yapılan küçük kazılarda yerleşim yerlerinin temellerine ulaşılıyor. Bu hususta tarihi kayıtlara rastlanılıyor ve bunlar toplanılıp biz müzede sergilenmesi için altyapılar hazırlanıyor. Bu dünyanın neresinde olursa olsun turistleri buraya çekecektir ve ciddi bir çekim merkezi olacağını düşünüyoruz. Kazı çalışmaları uzun yıllar sürüyor, ama birinci derecede ana surların tamiratı önümüzdeki yıl tamamlanacak. Bayburt Kalesi'nin bir diğer adı da Çinimaçin Kalesi. Çiniler üzerinde uzmanlar tarafından 3 yıldır bir mutfak çalışması yapılıyor. Renk ve desen üzerinde çalışılıyor ve deneme monteleri yapılıyor. Bayburt Kalesi, 2-3 ay içinde de çinilerine yeniden kavuşacak" dedi.

'TURİZM POTANSİYELİNİ ARTTIRACAKTIR'
Kaleyi ziyaret eden Kürşat Kara da, çalışmaların tamamlanmasını heyecanla beklediklerini söyleyerek, "Yoğun bir şekilde çalışma yapılıyor. Çalışmalar, Bayburt için bir katma değer olacak. Tarihi İpek Yolu üzerindeki bölge, bu sayede yoğun turist akınına uğrayacağını umuyorum. Proje ile tarihe ışık tutacak eserlerin müzede sergilenmesi, kent ve bölge turizm potansiyelini arttıracaktır" diye konuştu.

'GÖRKEMLİ OLACAĞINI DÜŞÜNÜYORUZ'
Adana'dan gezi için Bayburt'ta gelen Hava Yurdakul ise, "Bayburt Kalesi'nin Türkiye'nin 3'üncü büyük ihtişamlı kalesi olduğunu duyduk, görmeye geldik. Şu anda restorasyon çalışmaları sürüyor. Kale içerisinde cami ve çeşitli yapılar varmış, onlar da gün yüzüne çıkarılacak olursa kale çok daha görkemli olacaktır" ifadelerinde bulundu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-Kaleden drone görüntüleri

-Kazı çalışmaları detay

-Ziyaretçilerden görüntü

-Röpler ve kent detayları

-Genel detay görüntüler

HABER KAMERA:  Murat SÖYLEMEZ/BAYBURT, -
===============================

Kartepe günübirlik tatilcilerin tercihi oldu

Kocaeli'nin Kartepe ilçesi hafta sonlarında, başta İstanbul olmak üzere çevre illerde yaşayanların akınına uğruyor. Günübirlik tatilciler, doğa ile iç içe olan restoran ve eğlence yerlerinde eğlenceli bir gün geçiriyor.

Samanlı Dağları'nın en yüksek zirvesi olan 1602 metre rakımlı Kartepe'nin eteklerinde bulunan restoran ve eğlence yerleri, hafta sonunu değerlendirmek isteyen günübirlik tatilcilerin tercihi oldu. İstanbul, Ankara, Eskişehir ve Bursa'dan gelen tatilciler, yeşil ve doğa ile iç içe bir gün geçirirken, aynı zamanda adrenalin dolu aktivitelerin de keyfini çıkardı. Zıpline, dev salıncak gibi oyuncakların yanı sıra ATV parkurlarıyla da tanınan Kartepe'nin Maşukiye bölgesinde tatilciler, unutulmaz anlar yaşadı.

Bölgede esnaflık yapan Bedirhan Eken, "Turistler gayet yoğun. Aktif bir şekilde ilerliyoruz. Restoranlar, halk turları ve ATV turları var. Birçok eğlence var. Burada yapılacak aktivite çok. Buraya geldiğiniz zaman, 'Ben ne yapabilirim?' diye düşünmezsiniz. Sizi illa ki bir şeyler çeker. ATV'ler ile toplamda 16 kilometrelik bir parkurumuz var. Dağa çıkıyoruz. Orada hem Sapanca Gölü'nü, hem de İzmit Körfezi'ni gören bir noktada bir molamız var. Tamamen Kartepe bölgesini görebileceğiniz, güzel bir yer. En çok İstanbul'dan turist geliyor. Onun dışında Eskişehir'den ve Ankara tarafından çok gelen oluyor. Ara sıra Bursa'dan da gelenler var" dedi.

Ailesi ile birlikte hafta sonunu değerlendiren Fatih Atar, "İstanbul'dan geldik. Yol uzun olsa da İstanbul'un o kalabalığından kurtulmak, burada birkaç saat doğayla iç içe vakit geçirmek çok güzel. Onun için eşimle beraber buraya geldik. Hafta sonumuzu geçiriyoruz. Kartepe'yi bir arkadaşım vasıtasıyla öğrendim. Çok övüyordu. Sağ olsun o bize vesile oldu. Bugün burada hafta sonumuzu değerlendiriyoruz" diye konuştu.
Arkadaşı ile birlikte geldiğini söyleyen Aylin Aba ise, "Arkadaşım tur rehberi burada. Onun turuyla birlikte geldim. Yeşil ve doğayı, yürüyüşleri seviyorum. O yüzden geldim. Burada doğa yürüyüşü yaptık, ATV'ye bindik. Bol bol fotoğraf çekildik. Eğlendik. Tekrar gelmeyi düşünüyorum" şeklinde konuştu.
Grubu ile birlikte geldiklerini söyleyen tur rehberi Serap İlgar ise şöyle konuştu:
"Zaten doğasıyla güzel bir yer olduğunu biliyoruz. O yüzden son zamanlarda çok popüler olan bir yer. Özellikle Arap turistlerin dikkatini çeken bir yer. Bir de ATV yapılabilecek ve adrenalin dolu etkinliklerin yapılabileceği güzel bir alan olduğu için de ilgi çekiyor. Bu yüzden biz de Bursa'dan grubumuzla birlikte geliyoruz buraya."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
Bölgeden drone görüntüleri
Günübirlik tatilcilerden görüntüler
ATV ve dev salıncaktan görüntüler
Esnaf ve tatilcilerle röpler.
Anons
Detay
HABER: Dinçer AKBİR-KAMERA: Alişan KOYUNCU/KARTEPE(Kocaeli),

===============================

Annesini rüyasında gördü, güneş enerjisiyle çalışan 'Duamatik'i tasarladı

Bursa'nın İnegöl ilçesinde Tayfun Ertürk (50), mezarını sık sık ziyarete gidemediği annesini rüyasında görünce, güneş enerjisiyle çalışan uzaktan kumandalı 'DuaMatik' adını verdiği cihazı tasarladı. Ertürk cihazı, anne ve babasının da mezarının bulunduğu Şehitler Mahallesi Mezarlığı'na monte etti.

İnegöl ilçe merkezinde oturan Tayfun Ertürk, 6 aylık bir çalışmayla 'DuaMatik' adını verdiği cihaz tasarladı. Ertürk cihazı, 2009 yılında 22 gün arayla yaşamını yitiren annesi Cemile ve babası Mehmet Ertürk'ün mezarının da bulunduğu, Şehitler Mahallesi Mezarlığı'na  monte etti. Anne ve babasının mezarına gidemediği için böyle bir cihaz tasarladığını belirten Tayfun Erturk, Türkiye genelinde hali hazırda bu cihazın örneğinin olmadığını belirtti. Tayfun Ertürk, "2009 yılında önce annemi, 22 gün sonra ise babamı kaybettim. Bu benim için büyük bir yıkım oldu. Depresyondan uzun süre çıkamadım. Annem ve babamın kabirleri Şehitler Mahallesi Mezarlığı'nda. Ben İnegöl merkeze taşındığım için her gün mezarlarına gidemiyorum. Son aylarda rüyalarıma giren annem, 'Oğlum bizler burada duaya muhtacız, sen de yoksun' gibi sözler söyleyince büyük üzüntü duydum. Böyle bir cihaz yapmak istedim" dedi.

GÜNEŞ ENERJİSİYLE ÇALIŞIYOR
DuaMatik ismini verdiği cihazı yaklaşık 6 aylık bir çalışma sonucunda yaptığını aktaran Ertürk, "Güneş enerjili sistemle çalışan bir cihaz. Perşembe akşamları otomatik olarak dua okumaya başlıyor. Yüksek hoparlör sistemiyle tüm mezarlıktan duyuluyor. Yasin ve diğer sureleri okuyup 15 dakika içinde kapanıyor. Haftada bir gün dua okuyor. Öncelikle annem ve babam için düşünmüştüm, ama sonra tüm mezarlığı kapsaması için büyük bir sistem kurdum. Burada çünkü ismi unutulmuş şehitlerimiz, evliyalarımız da var" diye konuştu.

DESTEK GELİRSE SERİ ÜRETİME GEÇEBİLİRİM
Cihazı geliştirmek istediğini belirten Ertürk, "Eğer talep olursa herkese cihaz konusunda yardımcı olurum. Seri üretime geçebilme noktasında çalışmalarım olacak. Ben şu an işsizim. Maddi imkanım olmamasına rağmen bu projemi bitirdim. Bununla vicdanen rahatım. Huzurlu uyku uyuyorum. En azından burada annem, babam ve tüm ismi unutulmuş insanların ruhları için böyle bir cihazı yapmak beni onurlandırdı. Bu cihaz yaklaşık 4 bin TL'ye mal oldu. Güçlü bir sistem. 20 bin metrekare alan içerisine yayılan bir ses seviyesi var" ifadelerini kullandı.

TEK KİŞİLİK HELİKOPTER PROJEM VAR
Farklı bir projesinin daha olduğunun altını çizen Ertürk, "Tek kişilik helikopter projem var. Bunla alakalı çalışmalarım var. TÜBİTAK, KOSGEP gibi kurumlarla paylaştım. Projemin prototipi için 70 bin lira kaynak gerekiyor. Bu kaynağı sağlamak için arayışlarım devam ediyor. Bu konuda sponsorlardan destek bekliyorum" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ
-Genel görüntü
-Açıklama
-Dua
-Detaylar
Haber-Kamera:  Yavuz YILMAZ/İNEGÖL,



Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Diyarbakır Eylül PKK Güncel Haberler

title