Haberler

Muğla hacivat ve karagöz'ün yaratıcısının refüjdeki sembolik mezar taşına tepki

Güncelleme:

Hacivat ve Karagöz'ün yaratıcısının refüjdeki sembolik mezar taşına tepkiMuğla'nın Milas ilçesinde, bir bulvardaki refüjde bulunan ve Hacivat ve Karagöz'ün yaratıcısı olarak bilinen Şeyh Şüşteri'ye atfedilen sembolik mezar taşı, bakımsızlık ve ilgisizlik nedeniyle bir kez daha gündeme geldi.

Hacivat ve Karagöz'ün yaratıcısının refüjdeki sembolik mezar taşına tepki

Muğla'nın Milas ilçesinde, bir bulvardaki refüjde bulunan ve Hacivat ve Karagöz'ün yaratıcısı olarak bilinen Şeyh Şüşteri'ye atfedilen sembolik mezar taşı, bakımsızlık ve ilgisizlik nedeniyle bir kez daha gündeme geldi. Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Namık Açıkgöz, Türk kültüründe önemli bir isim olan Şeyh Şüşteri'ye sahip çıkılıp, ilçeye kente anıt mezar kazandırılmasını istedi.

Türk-İslam tarihi ve insanlık adına çok değerli biri olan Evliya Çelebi'nin 'Mezarına giderseniz, gülersiniz' ifadeleriyle tanımladığı Şeyh Şüşteri, İran'da doğdu. Tam adının "Şeyh Mehmet Küşteri" olduğu biliniyor. İran'dan Bursa'ya gelerek Karaşeyh Mahallesi'ne yerleşti. Halk tarafından çok sevildi. Kökeni Doğu olan 'hayal oyunu'nun ustalarındandı. Orhan Gazi döneminde yaşadı. Söylencede, Hacivat ve Karagöz'ün idam edilmesinden sonra Karagöz-Hacivat ikilisini perdeye yansıtan kişi olarak anılıyor. 1940'lı yıllarda Milas Belediyesi tarafından gerçekleştirilen yol çalışmalarında vatandaşların Şeyh Şüşteri'ye ait olduğunu düşündükleri yatır, yolun altında kaldı. Bölgeye modern bir hava kazandırmak için şehir stadyumu, kaymakamlık gibi binalar inşa edildi. Daha sonraki yıllarda vatandaşların girişimleriyle caddeye Şeyh Şüşteri'nin anısını yaşatmak için de bir anı taşı dikildi. Anı taşı, her yol çalışmasının ardından farklı bir şekil aldı. Son olarak 2014 yılındaki çalışmanın ardından çevresindeki zincirler söküldü. Evliya Çelebi'nin seyahati sırasında 'Şeyh Şüşteri'nin yaşadığı şehir' olarak tanımladığı Milas'ta Hacivat ve Karagöz'ün yaratıcısı Şüşteri'nin bakımsızlığı ile hatırlanan mezarı, yeniden gündeme geldi.

PROF. DR. AÇIKGÖZ: ÖNEMLİ BİR ŞAHSİYET

Şeyh Şüşteri'nin Hacivat ve Karagöz oyununun mucidi, önemli bir şahsiyet olduğunu belirten Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Namık Açıkgöz, "Hacivat Karagöz oyununu ortaya çıkaran Şeyh Şüşteri, genel yaygın adıyla Şeyh Küşteri, Milas merkezde yaşamış bir zattır. 14. yüzyılda yaşadığı tahmin ediliyor. En net kaynak, önce 1332 yılında Milas'a gelen İbn Battuta Seyahatnamesi'nde var. İbn Battuta Seyahatnamesi'nde Şeyh Şüşteri'ye Baba Şüşteri dendiği aktarılıyor. Menteşe Beyi Emir-i Şücaeddin Orhan Bey katında da çok değerli biri olduğunu, halk katında da ise ona bir evliya muamelesi yapıldığını biliyoruz. 1332 yılında, 150 yaşında olduğu söyleniyor" dedi.

Prof. Dr. Açıkgöz, Hacivat ve Karagöz'ün yaratıcısı olarak bilinen Şeyh Şüşteri'ye atfedilen sembolik mezar taşının bakımsızlığına dikkat çekerek, şöyle devam etti:

"Açık söyleyeyim, bazı Milaslılar ile konuştuğumuz zaman onlar bile Şeyh Şüşteri'yi bilmiyorlar, çünkü farkındalık sağlayacak bir yerde değil. Hazır meydan var zaten orada, o muhitte bir yerde, bir anıt mezar yapılıp Hacivat-Karagözlerle süslenerek bir kültürel değer kazandırılması, hem Milas için, hem Muğla için, hem de Türk kültürü için önemli olacaktır. Sanırım yetkililer gerekli mesajı alırlar ve böyle bir hareketi gerçekleştirerek Türk kültürüne katkıda bulunurlar."

'İSTESELERDİ YAPILIRDI'

Milas'ta yaşayan Gazeteci Olcay Akdeniz ise, "Burada mezar yok. Mezar yolun altında kaldı. Bugün ortaya çıkarılabilir mi? Mümkün değil. Neden mümkün değil? O yıllarda Milas'ın pek çok yerinde şehir içinde mezarlıklar oluşmuş. Çünkü 19'uncu yüzyılda 2 büyük salgın hastalığın yaşandığı biliniyor. İnsanlar, ölen kişileri mezarlığa bile yetiştirememişler. O yüzden en yakın yerlere gömüler yapılmış. Şimdi tut ki burada kazı yaptık, kemik çıktı. Bunun Şeyh Şüşteri'ye ait olduğunu bilebilmek mümkün değil. DNA'sı yok, eşleştirebileceğimiz akrabası yok. Nasıl iddia edeceğiz 'Bu Şeyh Şüsteri'nin kemikleri' diye? O dönemki insanlar son derece mütevazı yaşıyorlardı. Eğer isteselerdi Şeyh Şüşteri'nin de sevenleri, müritleri veya o dönemki Menteşe Beyleri onun adına türbe yaparlardı. Menteşe Beyliği'nin başkenti Beçin'de türbe, zaviye, tekke vardı. Onun adına da yaparlardı. Bu insanlar gösterişe düşkün, kendi adlarına büyük türbeleri olsun diye düşünen insanlar değil" diye konuştu.

PANEL 21 KASIM'DA

Öte yandan geçen günlerde Ak Parti Muğla Milletvekili Yavuz Demir, Şeyh Şüşteri'ye sahip çıkılması ve kültürel mirasının korunması için girişimde bulunarak, Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Gökhan Yazgı'ya Milas ziyareti sırasında konuyla ilgili bilgi aktarmıştı. Bu girişimin ardından Milas Kaymakamlığı başkanlığında, Şüşteri'yi konu alan bir panel planlandı. Milas Kaymakamlığı başkanlığında, Milas Müze Müdürlüğü ve Beçin Kalesi Kazı Başkanlığı işbirliği ile 21 Kasım Perşembe günü saat 14.30'da Milas Halk Eğitimi Merkezi Konferans Salonu'nda, 'Perdeye Yansıyan Tebessümün Mimarları: Hacivat - Karagöz ve Şeyh Şüsteri' konulu panel düzenlenecek. İstanbul Medeniyet Üniversitesi ve Üsküdar Üniversitesi'nden Grup Lotus'un İstanbul Müzik Dinletisi'nin sunulacağı panelde, Prof. Dr. Kadir Pektaş, Prof. Dr. Namık Açıkgöz, Prof. Dr. Adnan Çevik, Dr. Öğrt. Üyesi Ümral Deveci birer sunum yapacak.

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Milas Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title