Haberler

DHA YURT BÜLTENİ - 2

Otomobil polis aracına çarptı; 3 yaralı

DENİZLİ'nin Merkezefendi ilçesinde, otomobille polis aracının çarpıştığı kazada 2'si polis 3 kişi yaralandı.

Kaza, dün saat 23.00 sıralarında, Saltak Caddesi'nde meydana geldi. İsmail Derviş (23) idaresindeki 64 AAB 503 plakalı otomobil kavşakta, Mestami Burak Bagrıaçık yönetimindeki 20 A 7245 plakalı polis aracına çarptı. Çarpmanın şiddetiyle polis aracı devrildi. Kazada otomobil sürücüsü Derviş ile polis aracındaki memurlar Bagrıaçık ve Nevzat Pınarbaşı yaralandı. Kazaya çevredeki vatandaşlar müdahale etti. Yaralıların içerisinden çıkarılmasının ardından devrilen polis aracı vatandaşlar tarafından kaldırıldı. Kaza yerine gelen ambulanslarla Denizli Devlet Hastanesi'ne kaldırılan yaralıların sağlık durumlarının iyi olduğu öğrenildi. Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Polis aracından ve otomobilden detaylar

Araçların çekiciye yüklenmesi

Polis ekiplerinden görüntüler

Yolda temizlik yapılması

Haber- Kamera: Deniz TOKAT / DENİZLİ,

============

Adana Kuyumcular Odası Başkanı Başman: 'Koronavirüs', altın fiyatındaki yükselişi tetikliyor

ADANA Kuyumcular Odası Başkanı Oğuz Başman, son dönemde yükselen altın fiyatlarının piyasayı direkt etkilediğini belirterek, "Gerek Çin'de yayılan koronavirüs gerekse de Suriye'deki gelişmeler altının yükselişini tetikliyor" dedi.

Türkiye'de son yıllarda rekor üstüne rekor kıran altın fiyatları son bir haftadır yükselmeye devam ediyor. Gram altının fiyatı 320 TL'yi aşarken çeyrek altının fiyatı ise 528 TL'yi buldu. Ülke genelinde altın piyasasında durgunluk yaşandığını belirten Adana Kuyumcular Odası Başkanı Oğuz Başman, altının yükselişinin uzun zamandan beri yavaş yavaş devam ettiğini ve son dönemde bu yükselişin hızını artırdığını söyledi. Çin'de ortaya çıkan ve 2 binden fazla kişinin ölümüne yol açan koronavirüs ve Suriye'de yaşanan sıcak gelişmelerin altın fiyatlarında yükselişi tetiklediğini kaydeden Başman, "Savaş söylentilerinin ortaya çıkması altının yükselişini hızlandırdı. Ayrıca ülkedeki siyasi gelişmeler de piyasayı etkilemeye devam ediyor. Altın hiçbir zaman yatırımcısına sadakatini kaybetmemiştir. Her zaman yatırımı yapana kazandırmıştır. Yine aynı şekilde devam edeceği kanaatindeyiz" dedi.

'ALTIN ALMAYA KORKUYORLAR'

Kuyumcu Mehmet Özkan (40) ise fiyatların yükselmesinden sonra müşterilerinin altın almak konusunda tereddüt yaşadığını söyledi. Yükselişin devam edebileceğini anlatan Özkan, "Altın fiyatının yükselmesi kimseyi korkutmasın. Çünkü her zaman altın gördüğü fiyatın üstüne çıkar. Altın her zaman yükselecek ve her daim yatırımcısına kazandıracak bir madendir" diye konuştu.

Altının yükselmesin sonra evlenme hayallerinden vazgeçtiğini dile getiren Müjde Balıkçı (20) da yükselişten dolayı kimsenin düğününde altın takamayacağını, kendisinin de düğünlere altın almadan gittiğini belirtti.

Elindeki altınları bozdurmak yerine tutmayı tercih ettiğini ifade eden Anıl Kılıççı (27) ise yarının ne olacağını kestiremediği için temkinli davranmayı tercih ettiğini söyledi.

Görüntü Dökümü

------------------------

Altınlardan genel ve detay görüntüler

Kuyumcular Odası Başkanı Oğuz Başman ile röp.

Altın alanlar

Kuyumcu Mehmet Özkan ile röp.

Vatandaşlarla röportajlar

Genel ve detay görüntüler

SÜRE: 03'36" BOYUT: 398 MB

Haber: Can ÇELİK-Kamera: Rüşan Anıl ATAR/ADANA,

=====================

Elektrik akımına kapılan işçi, yatağa bağımlı kaldı

KIRKLARELİ'nin Lüleburgaz beton dökümü sırasında elektrik akımına kapılan inşaat ustası Erol Özcan (44), yatağa bağımlı kaldı. Hastanelerde aylarca yaşam savaşı veren Özcan'ın eşi, maddi durumu elvermediği için Erol Özcan'a hastane odasına çevirdiği evinde bakıyor. Eşinin sadece gözlerini oynatabildiğini ve yardım beklediklerini söyleyen Demet Özcan, "Çaresizce gerçekten gözüme bakması öldürüyor beni, zor. İnşallah birileri vesile olacak eşim de sağlığına kavuşacak" dedi.

Lüleburgaz'da oturan inşaat ustası evli ve 2 kız çocuğu babası Erol Özcan, 2019 yılı Ekim ayında Babaeski ilçesinde beton firmasının beton dökme işinde çalıştığı sırada iş makinesinin hortumu, elektrik akımına temas etti. Hortuma dokunan Özcan, akımı kapılarak ağır yaralandı. Olay yerine gelen sağlık görevlilerince Babaeski Devlet Hastanesi'ne götürülen Özcan'ın yolda kalbi durdu. Özcan'ın kalbi doktorun çabasıyla yeniden çalıştırıldı. İlk müdahalesinin ardından Lüleburgaz Devlet Hastanesi'ne götürülen Özcan, aylar süren tedaviye rağmen yatağa bağımlı kaldı. Özcan'ın eşi Demet Özcan uzun süren tedavinin masraflarını karşılayamayınca Erol Özcan'ı eve getirmek zorunda kaldı. Evindeki bir oda hastane odasına çevrilen Özcan, yatağa bağımlı olarak yaşam savaşı veriyor, sadece gözlerini oynatabiliyor.

'İMKANLAR EL VERMEDİĞİ İÇİN MECBUREN EVE GETİRDİM'

Eşinin bakımını evde yapan Demet Özcan, iki kızı Eylül (14) ve Sıla'nın (8) okula gittiklerini, tüm süreç boyunca çok zorluk çektiklerini söyledi. Eşinin ölümden döndüğünü söyleyen Özcan, "İlk müdahale Babaeski Devlet Hastanesi'nde yapıldı. Uzun süre kalbi duruyor. Daha sonra Lüleburgaz Devlet Hastanesi'ne geliyoruz ve burada 2.5 ay yoğun bakım ve 1.5 ayda serviste tedavi görüyor. Tabi eşim toparlanamadı. İmkanlar el vermediği için mecburen eve getirdim. Evde de bakmaya çalışıyorum tek başıma. 2 de çocuğum var. Eşim günlük çalıştığı için herhangi bir gelirim yok. Eşimin iyi bir hastanede tedavi olması için bir gelir olması lazım ki ben geçinmek için de güçlük çekiyorum. Geçim sıkıntısı oluyor. Çünkü benim eşimin ihtiyaçları çok fazla. İhtiyaçlarını medikalden karşılıyorum. Bu da bizi çok zorluyor" dedi.

'DUYARLI İNSANLARIN EŞİMİN TEDAVİSİNİ ÜSTLENMESİNİ İSTİYORUM'

Hayırseverler ve yetkililerden eşinin tedavisini üstlenmesini isteyen Özcan, "Duyarlı insanların çıkıp eşimin tedavisini üstlenmesini istiyorum. İyi bir hastanede tedavi görmesini istiyorum. Bu çağrıma bir cevap verirseniz gerçekten çok sevinirim. Çok zor bir şey iki çocukla ve tek başınayım. Ayakta durmaya çalışıyorum ve güçlü olmaya çalışıyorum. Eşimin sağlığına kavuşması için güçlü olmaya çocuklarımı ayakta tutmaya çalışıyorum. Allah kimseye yaşatmasın. Ben bazen televizyonlarda görüyordum o kadar gerçekten zormuş. Ateş düştüğü yeri yakıyor" diye konuştu.

'SONUNA KADAR DAVAMI SÜRDÜRECEĞİM'

Demet Özcan, eşinin çalıştığı yerde sigortasının yapılmadığını belirterek, "Dava açtım. Şikayetçi oldum ve dava süreci henüz başlamadı. Sonuna kadar davamı sürdüreceğim. Eşimin başına gelenler bir başkasının başına gelmesin. Zor bir süreç. Böyle mi kalacak, iyileşecek mi veya iyileşecek ne kadar zaman alacak? Ne yapacağım? Bir yandan onları düşünüyorum. Ben eşimi işe sağlıklı bir şekilde gönderdim. Daha sonra böyle bir manzara ile karşılaştım. Çaresizce gerçekten gözüme bakması öldürüyor beni, zor. İnşallah birileri vesile olacak eşim de sağlığına kavuşacak. Önce çocuklarım için, eşim için kendim için iyi olacak" dedi.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ

-------------------------------

-Elektrik akımına kapılan Erol Özcan'dan görüntü

-Eşinin başında kızı ile bekleyen Demet Özcan

-Eşi ile konuşması

-Demet Özcan röp.

-Detaylar

Haber-Kamera: Mehmet YİRUN-Vahit İŞBAŞARAN/LÜLEBURGAZ(Kırklareli),-

================================

Barınakta sorunları tespit edip, köpek ve kedileri sahiplendiler

MERSİN'de, zaman zaman tepki çeken görüntülerin yaşandığı hayvan barınağını ziyaret eden bir grup hayvansever, belirledikleri eksikleri yetkililere bildirip köpek ve kedileri sahiplendi.

Büyükşehir Belediyesi'ne ait merkez Toroslar ilçesi Gözne yolu üzerinde bulunan Kaşlı Geçici Hayvan Barınağı'na yaklaşık 50 kişilik hayvansever grup, inceleme gezisi yaptı. Barınakta hayvanseverleri, görevliler karşıladı. Görevlilerle birlikte barınağı gezerek hayvanlarla yakından ilgilenip besleyerek, bilgiler alan hayvanseverler, bir köpek ve 3 kediyi de sahiplendi.

Hayvansever grup adına konuşan Sevil Kumaş, hayvanların daha temiz ve sağlıklı bir ortamda yaşayabilmesi için de bazı taleplerde bulunduklarını, bunu da gerekli yetkililere ilettiklerini söyledi. Kumaş, "Biz vatandaş ve hayvansever olarak üzerimize düşeni yaptık. Her zamanda bize düşeni yapmak zorundayız. Yine her zamanki gibi her geldiğimizde elimizden geldiği kadar kedi ve köpek sahipleniyoruz. Keşke gücümüz olsa da hepsini sahiplenebilsek. Bugün de 3 tane kedimizi sahiplendik. Köpek sahiplenen arkadaşlarımız da oldu. Burada kalan eski hayvanlar gidecek ki yenilerine yer açılsın. Hayvan sahipleneceklerin önceliği engelliler olsun. Hayvanları sahiplenelim, satın almayalım. Petshoplara prim vermeyelim" dedi.

Bu arada 3 yaşındaki golden cinsi kırması Dost adlı köpeği sahiplenen Mehmet Mol, "Ona bir kulübe yaptıracağız. Tıraş ettireceğiz. Zaten aşıları da tamam. Ona güzel bir yaşam alanı sağlayacağız" diye konuştu.

Görüntü Dökümü

------------------------

Barınağın girişi ve genel görüntüsü

Hayvanseverler barınağı gezerken

Köpeklerin görüntüsü

Köpeklere bakanlardan genel ve detay

Padokta köpeği seven görevli

Köpeğin fotoğrafını çeken ziyaretçi

Köpeği sahiplenmek isteyenler

Mehmet Mol köpeği götürürken

Mehmet Mol ve çocuklarının köpekle görüntüsü

Mehmet Mol'un konuşması

Sevil Kumaş'ın konuşması

Sahiplenilen kedilerin görüntüsü

Sevil Kumaş sahiplenilen kedilerle ilgili konuşurken

Süre: 03'57" Boyut: 443 MB

Haber-Kamera: Mustafa ERCAN/MERSİN,

=============

Palandökene büyük ilgi

İSTANBUL, İzmir ve Ankara başta olmak üzere büyükşehirlerin stresli hayatından uzaklaşmak isteyenler özellikle hafta sonları Türkiye'nin gözde kayak merkezlerinden Erzurum'daki Palandöken'de kayak yaparak stres atıyor.

Uluslararası kış sporları organizasyonlara ev sahipliği yapan ve bazı pistleri çam ağaçları arasında yer alan Palandöken, hem kar kalitesi hem ulaşım kolaylığı hem de uzun kayak pistleri kayakseverlerin ilgisini çekiyor. Modern telesiyejleri ile beğeni toplayan ve kayak pistlerinin yanında yer alan otelleri ile konaklamada kolaylık sağlayan ve adeta iç içe olduğu tarihi şehri kuşbaşı gören pistleri sayesinde rağbet gören Palandöken, çevre iller ile yurdun birçok şehrinden konukları ağırlıyor.

İran, Rusya, Gürcistan ve Azerbaycan gibi ülkeler başta olmak üzere yurt dışından da misafirlerine hizmet veren Palandöken'i yurt içinden tercih eden şehirlerin başında ise yüzde 50 oranında İstanbul geliyor. Özellikle hafta sonu İstanbul, İzmir ve Ankara gibi büyükşehirlerden uçakla Erzurum Havalimanı'na gelenler buradan karayolu ile 15 dakikada ulaştıkları Palandöken'de çam ağaçları arasında ve kardan dolayı tamamen bembeyaz örtüyle kaplanan bölgede kayak kaparak stres atma fırsatı buluyor.

Kayakseverlerin Erzurum'u tercihindeki etkenler arasında ilk sırada güvenlik, ulaşım kolaylığı ve aralarında profesyonellere de hizmet verecek nitelikle olanların da bulunduğu pistlerinin uzunluğu geliyor. Kış turizminde marka kayak merkezleri arasında yer alan Palandöken'deki Palan Oteli Genel Müdürü Ali Güney, "Kayak merkezleri arasında Palandöken'in özellikleri bakımından ayrı bir yeri bulunmakta. Erzurum nezih bir kent ve insanları misafirperver Bunlara Paladöken'in eşsiz manzarası ve kaliteli pistleri eklenince kayakseverlerin ilk tercihi burası oluyor. Dolu dolu bir sezon geçiriyoruz" diye konuştu

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-Palandöken'de kayak yapanlar

-Vatandaşla röp

-Karlara uzanmış fotoğraf çekilenler

Haber-Kamera: Turgay İPEK / ERZURUM,

======================

Minibüs, kırmızı ışıkta bekleyen kamyona çarptı: 13 yaralı

AKSARAY'da, kırmızı ışıkta bekleyen kamyona, minibüsün çarpması sonucu 13 kişi yaralandı.

Kaza, gece yarısı Aksaray- Ankara karayolunun 3'üncü kilometresinde meydana geldi. Şanlıurfa'dan İstanbul istikametine giden Kasım Peltek (32) yönetimindeki 63 AAB 063 yönetimdeki minibüs, kırmızı ışıta bekleyen Yavuz Özdemir'in (35) kullandığı 34 KZ 61 39 plakalı kamyona arkadan çarptı. Çarpmanın şiddetiyle sürücü Kasım Peltek ile minibüsteki Ayhan Eskimiş (35), Recep Çelik (22), Anise Yetkin (61), Nuray Yetkin (5), Emine Arıkçı (22), Abdullah Kazak (26), Nusret Keskin (14), Cenap Arıkçı (1), Lütfü Çelik (35), Cengiz Çakmak (32), Hadi Çelik (47) ile oğlu Veli Çelik (22) yaralandı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine sağlık, itfaiye, polis ve AFAD ekibi sevk edildi. Minibüste sıkışan Hadi Çelik, itfaiye ve AFAD ekiplerince yaklaşık 40 dakika süren çalışması sonucu kurtarıldı. Yaralılar, sağlık ekiplerinin olay yerinde yaptığı ilk müdahalenin ardından Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne kaldırılarak tedaviye alındı. Yaralılardan Hadi Çelik'in hayati tehlikesinin bulunduğu öğrenildi.

Kazayla ilgili soruşturma başlatıldı.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

------------------------

Kazada sıkışan yolcunun kurtarılması

-Kaza yapan yaralılardan görüntü

-Kaza yapan araçlardan detaylar

-Kazada yaralanan babası için oğlunun hastane ağlaması

Haber-Kamera: Erkan ALTUNTAŞ AKSARAY DHA

=================================

Barakada kalıyor, arılarla yatıp arılarla kalkıyor

ÇANAKKALE'nin Bayramiç ilçesine bağlı Kutluoba köyü yakınlarında merada 150 kovanı ile gezgin arıcılık yapan Necati Bingül (58), mevsimine göre arı ve kovanlarını şehirden şehre taşıyıp, her bölgenin kendine özgü ballarını üretiyor. Yılın 10 ayını barakada zor şartlarda ama mutlu bir şekilde geçiren Bingül, organik bal üretimi için 24 saat arılarının başından ayrılmıyor.

Balıkesir'in Edremit ilçesinde, 1998 yılında arıcılık yapmaya başlayan Necati Bingül, arılarla yatıp, arılarla kalkıyor. Bingül, 150'ye yakın kovanı ve binlerce arısıyla köy köy, dağ dağ, mera mera dolaşıp bal üretimi yapıyor. Konaklamak için kullandığı sökülüp kurulabilen barakası, ulaşım için kullandığı motosikleti, arıları ve kovanlarıyla Türkiye'nin farklı şehirlerini gezip, her bölgenin kendine özgü ballarını üretiyor. Bingül, organik bal üretimi yapmak için 24 saat arılarının ve kovanlarının başından ayrılmıyor. Soğuk kış günlerinde barakasının içine kurduğu küçük bir soba ile ısınan, barakanın üstüne koyduğu güneş paneli ile elektrik ihtiyacını karşılayan Bingül'e, yalnızlığını ise sürekli çalan radyosu unutturuyor. Sobanın üzerinde demlenen çay ise çat kapı gelen misafirlerini ağırlamak için hiç eksik olmuyor. Şu anda Çanakkale'nin Bayramiç ilçesine bağlı Kutluoba köyü yakınlarındaki merada çam balı üretmek için bulunan Bingül, havalar ısınınca bahar balı üretmek için Kaz Dağları'na, ardından da çiçek balı üretmek için ayçiçeği üretiminin yoğun olduğu Trakya bölgesine taşınacak.

'BURADAN ALIRSIN, KAZ DAĞLARI'NA ÇIKARSIN'

Gezgin arıcı Necati Bingül, ömrünün arı ve kovanlarıyla birlikte gezmekle geçtiğini, barakada yatıp kalktığını ancak bu durumundan şikayetçi olmadığı gibi aksine sağlıklı ve mutlu bir hayat yaşadığını söyledi. Gezgin arıcılığın nasıl yapıldığıyla ilgili bilgi veren Bingül, "Baharları takip ediyorsun. Mesela buranın baharı geçer, Kaz Dağı'nın baharı çıkar. Buradan alırsın, Kaz Dağları'na çıkarsın. Kaz Dağları'ndan alırsın, Trakya'ya ayçiçeğine gidersin. Trakya ayçiçeği bitti mi, arıyı yavruya yatırırız. Eylül 15, Ekim başı gibi çam balına girersin. Ekim ayında çam balını alırsın. Kasım ayında arının çalıştığı bal kendisine kalır. Mart'ın başlarında arıların bakımına başlarım. Nisan ayında ise arı kovanlarımın çoğu dolar. Bahar güzel giderse, Haziran'da bir bal olur, biz buna narenciye balı diyoruz. Şu anda arıyı kış uykusuna koyduk. Soğuktan etkilenmemesi için peteğine göre arısını bırakıp, önüne çuval içinde strafor köpük koyup, dayama yapıp, sıcak durmasını sağlıyoruz. Arı şu anda daha kış uykusundan çıkmadı. Havaların ısınmasını bekliyoruz" dedi.

'ARILARLA YATIP, ARILARLA KALKIYORUZ'

"Kovanlar tamir olacak, değişecek, yağlanacak. İşimiz çok, bu kovanların başından ayrılmamız mümkün değil" diyen Necati Bingül, konuşmasına şöyle devam etti:

"Arıları kovanlarıyla taşıdığımız zaman yanımızda kulübemiz dahil neyimiz varsa götürürüz. Kulübemiz de seyyar. Sökülür, takılır, parça halindedir. Buradaki yaşamı gittiğimiz yerlerde sürdürmeye devam ederiz. Bu hayat böyle 21-22 yıldır devam ediyor. Artık alışkın olduğum için zor gelmiyor. Doğayla iç içeyiz. Doğanın güzelliği temiz havasının olması. Dinç oluyorsun. Arıcılık yapan diğer arkadaşlarımızla da görüşürüz. Birbirimize gelir gideriz. Gezgin arıcılık daha güzel oluyor. Gezdikçe yeni yeni insanlar tanıyorsun. Meraları, doğayı tanıyorsun. Arının başında olduğumuz sürece devamlı kulübede kalıyoruz."

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

-----------------------------

-Kutluoba köyünde meradaki arı kovanları ve arıcı Necati Bingül'den drone ile genel ve detay görüntü.

-Arıcı Necati Bingül'ün arı kovanları ile ilgilenmesi ve kaldığı kulübesinden genel ve detay görüntü.

-Arılardan ve arı kovanlarından genel ve detay görüntü.

-Necati Bingül ile röp.

-Burak Gezen anons.

Haber-Kamera: Burak GEZEN-Mustafa SUİÇMEZ/ÇANAKKALE,

=================================


Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel

Merkezefendi Güncel Haberler

500
Yazılan yorumlar hiçbir şekilde Haberler.com’un görüş ve düşüncelerini yansıtmamaktadır. Yorumlar, yazan kişiyi bağlayıcı niteliktedir.
title